Gençlerin Gözünden Kent ve Gelecek

MUPA Gençlik Raporu 1
Gençlik, toplumsal değişimin hem yansıtıcısı hem de taşıyıcısıdır. Ekonomik krizler, sosyal eşitsizlikler, teknolojik dönüşümler ve kültürel ayrışmaların en doğrudan etkilediği toplumsal kesimlerden biri olan gençler, yaşadıkları kentlerle kurdukları ilişkiler üzerinden hem bugünü hem de geleceği yeniden tanımlar. Yerel düzeyde gençlik politikalarının geliştirilmesi ise, gençlerin gündelik yaşam deneyimlerini, ihtiyaçlarını ve potansiyellerini veri temelli bir yaklaşımla görünür kılmayı gerektirir. Bu rapor, Muğla Planlama Ajansı’nın gençlik alanında veri temelli politika geliştirme vizyonu doğrultusunda, kentte yaşayan 18–29 yaş arası gençlerin toplumsal deneyimlerini, ihtiyaçlarını ve beklentilerini anlamaya yönelik olarak yürütülen bir araştırmanın bulgularına dayanmaktadır. 1537 gençle gerçekleştirilen nicel araştırma, gençliğin kentle kurduğu çok katmanlı ilişkiyi ortaya koymayı ve yerel düzeyde gençlik politikalarına katkı sunmayı hedeflemektedir. Muğla’daki 18–29 yaş arası bireyler, TÜİK’in 2024 verilerine göre toplam nüfusun %15,2’sini oluşturmaktadır (Türkiye İstatistik Kurumu, 2024 ). Ancak gençlik, yalnızca yaşla tanımlanan bir demografik grup olmanın ötesinde; toplumsal eşitsizliklerin, gelecek beklentilerinin ve yapısal kırılganlıkların kesiştiği bir sosyal deneyim alanıdır. Gençlerin karşılaştığı sorunlar, bireysel tercihlerden ziyade yapısal koşullar tarafından belirlenmekte ve bu durum, toplumsal adaletle doğrudan ilişkili bir politika alanı doğurmaktadır. Bu nedenle gençliğe yönelik politikalar yalnızca hizmet sunumuyla sınırlı kalmamalı; gençlerin hak temelli taleplerini, katılım iradesini ve temsil gücünü de dikkate almalıdır. Eğitim, istihdam, kent yaşamı, psikososyal destek ve kültürel katılım gibi alanlarda şekillenen gündelik deneyimler, gençlerin yalnızca bireysel değil, kolektif olarak da kurumlarla ve yapılarla kurdukları ilişkileri belirler. Bu nedenle gençliğe dair yapılacak her analiz hem öznel yaşam pratiklerini hem de bu pratikleri belirleyen yapısal eşitsizlikleri birlikte değerlendirmeyi gerektirir. Muğla bağlamında yürütülen bu çalışma, gençlerin psikolojik iyi oluş düzeyinden sosyal hayata katılım biçimlerine, eğitim ve istihdam deneyimlerinden kentle kurdukları yerleşikliğe dayalı bağlarına kadar birçok alanı değerlendirmektedir. Bulgular, gençliğin yalnızca hizmet alan bir grup değil, yaşadıkları kentte söz sahibi olmak, katkı sunmak ve değişim yaratmak isteyen aktif bir toplumsal özne olduğunu ortaya koymaktadır.
Bu araştırmanın amacı, Muğla’da yaşayan 18–29 yaş arası gençlerin gündelik yaşam deneyimlerini, kamusal hizmetlere erişim durumlarını, kente dair algı ve beklentilerini çok boyutlu biçimde ortaya koymaktır. Gençlerin yalnızca demografik bir grup olarak değil, kentle kurdukları ilişkiler, toplumsal aidiyetleri, gelecek tahayyülleri ve yapısal eşitsizliklerle baş etme biçimleriyle ele alınması; yerel düzeyde adil, kapsayıcı ve veri temelli gençlik politikaları geliştirilmesi açısından temel hareket noktasını oluşturmaktadır. Bu doğrultuda araştırma, gençlerin öznel deneyimlerinden yola çıkarak kentteki sosyal, ekonomik ve kültürel dinamiklere dair bütüncül bir okuma sunmayı hedeflemektedir. Bu araştırmanın önemi, gençliğin tekil ihtiyaçlar üzerinden değil, toplumsal eşitsizlikler bağlamında ele alınmasının, yerel yönetimlerin politika üretme biçimlerine getirdiği dönüştürücü katkıda yatmaktadır. Gençlerin deneyimlerini görünür kılmak, yalnızca mevcut sorunları tespit etmekle sınırlı değildir; aynı zamanda bu sorunlara yönelik çözüm üretme sorumluluğunu güçlendiren bir çağrıdır. Gençlerin kent yaşamındaki yerini, taleplerini, kırılganlıklarını ve potansiyellerini veriyle anlamak, karar alma süreçlerinde gençliğe daha eşitlikçi ve kapsayıcı bir alan açmanın ön koşuludur. Bu çalışma, gençlerle birlikte düşünen ve gençliği özne olarak tanıyan bir yerel yönetişim anlayışının inşasına katkı sunmaktadır.